|
Ebu Derda
Radýyallahu Anh anlatýyor Resullah Aleyhisalatu Vesselam
buyurdularki:
ALLAH (CC) HAZRETLERÝ HASTALÝGÝDE ÝLACIDA ÝNDÝRMÝÞTÝR VE HER
HASTALÝGA BÝR ÝLAÇ VERMÝÞTÝR ÖYLEYSE TEDAVÝ OLUN ANCAK HARAM
OLAN ÞEYLE TEDAVÝ OLMAYIN DÝYE BUYURMUÞTUR
(EBU DAVUD ,TIBB
11.3874)
Kronik Böbrek Yetmezliði Hastalýðý Tedavisi Mümkün Olan Bir Hastalýktýr.
Genel Bilgiler
Böbrek karnýn arka bölgesinde bulunan 100-150 gram aðýrlýðýnda
bir organdýr. Normal kiþilerde sað ve solda olmak üzere iki adet
böbrek bulunur. Toplumda yaklaþýk 1000 kiþinin bir tanesinde tek
böbrek vardýr. Tek böbrekli olmanýn önemli bir sakýncasý yoktur.
Böbreklerin iþlevi
Böbreðin baþlýca iþlevleri vücut su, tuz, kalsiyum dengesinin
saðlanmasý, idrar aracýlýðý ile zararlý maddelerin ve ilaçlarýn
vücuttan atýlmasý ve hormon, þeker metabolizmasýna olan
katkýlarýdýr. Böbrek yetmezliðinde böbreðin bu iþlevlerinde
bozulma olur. Böbrek yetmezliði ani (akut) veya sinsi (kronik)
seyirli olmak üzere iki þekilde geliþebilir.
Akut böbrek yetmezliðinin nedenleri
Çok sayýda neden vardýr;
1. Aðýr kanama, kusma, ishal, yanýk sonucu kan basýncýnda düþme
2. Gebelik: Kanamalar, gebelik zehirlenmesi, saðlýksýz
koþullarda yapýlan düþükler
3. Kalp yetmezliði
4. Böbrek hastalýklarý: Nefrit, böbrek damarýnýn týkanmasý
5. Ýdrar yollarýnda týkanýklýk: Kanser, prostat büyümesi, taþa
baðlý týkanma
6. Ameliyatlardan, özellikle büyük ameliyatlardan sonra
7. Ýlaçlar: Ýlaçlara baðlý akut böbrek yetmezliði sýk
karþýlaþýlan bir sorundur, bu nedenle ilaçlar kesinlikle doktor
denetiminde kullanýlmalýdýr.
8. Depreme baðlý kas zedelenmeleri
Kronik böbrek yetmezliðinin nedenleri
Türk Nefroloji Derneðinin verilerine göre;
1. Nefrit: Böbrek iltihabýdýr.
2. Þeker Hastalýðý
3. Hipertansiyon
4. Taþ, týkanma, tümör gibi idrar yolu hastalýklarý
5. Böbrek kistleri
6. Diðer nedenler
Belirti ve bulgular
Gece idrara kalkma, halsizlik, nefes darlýðý, çarpýntý, idrar
miktarýnda azalma, hipertansiyon, el, ayaklar ve göz etrafýnda
þiþmedir. Böbrek yetmezliðinin erken dönemlerinde belirtiler çok
silik olabilir, tek belirti sýk gece idrara kalkma olabilir.
Gece idrara kalkma akþam çok sývý (çay, su, karpuz...) alanlarda
veya prostat hastalýðý olanlarda da görülebilir. Gece idrara
kalkan bir hastada baþka bir neden yoksa bunun nedeni böbrek
yetmezliði olabilir. Bu nedenle sýk sýk gece idrara kalkanlarýn
mutlaka böbrek yetmezliði yönünden araþtýrýlmalarý gereklidir.
Bu amaçla kan ve idrar incelemeleri yapýlmalýdýr.
Taný
Böbrek yetmezliðinin tanýsý kanda üre veya kreatinin isimli
maddelerin ölçülmesi ile mümkündür. Ýdrar incelemesi, radyolojik
yöntemler, kanýn
Böbrek yetmezliði, böbreklerin görevlerini tam olarak yerine
getirememesi sonucu geliþir. Bunun en açýk göstergesi hastanýn
kanýnda üre ve kreatinin gibi bazý zararlý maddelerin
artmasýdýr. Böbrek yetmezliði karþýmýza iki þekilde çýkabilir:
Aniden baþlayabilir (Akut böbrek yetmezliði): Saatler veya
günler içinde çok hýzlý ortaya çýkar. Böbrekte oluþan hasar
genellikle eski haline döner. Diyaliz , yalnýzca böbreklerin
çalýþmadýðý zamanlarda gerekli olabilir.
Yýllar içerisinde sessizce geliþebilir (Kronik böbrek
yetmezliði): Böbrekleri yavaþ yavaþ bozan ilerleyici bir
hastalýktýr. Bu durum yýllar boyu sürebilir. Hastalýk çok
ilerleyene kadar belirtileri görülmeyebilir.
Her iki durumda da böbrekler zararlý maddeleri dýþarý
atamadýklarý için artýk maddeler kanda birikerek birçok doku,
organ ve sistemi etkilerler.
Kronik Böbrek Yetmezliðinin Bazý Nedenleri
Böbreðin süzme görevi yapan bölümlerinde iltihap ve harabiyet
Böbreðin bazý bölümlerinin iltihabý
Böbreklere giden bazý damarlarýn hasarý sonucu kan akýmýnýn
azalmasý
Þeker hastalýðý
Yüksek tansiyon
Böbrek kistleri
Böbrek Hastalýklarýnýn Belirtileri
Bulantý-kusma
Halsizlik
Ýþtahsýzlýk
Ýnatçý kaþýntýlar
Çok su içme
Günlük idrar miktarýnda azalma veya aþýrý miktarda idrar yapma
Cildin sarýmsý-kahverengi renk almasý
Çabuk yorulma
Çarpýntý
Nefes darlýðý
Ýþitme güçlüðü
Ani ve sürekli kan basýncý (tansiyon) yükselmeleri
Göz kapaklarýnda ve ayaklarda daha belirgin olmak üzere tüm
vücutta su birikmesi (ödem)
Sýk idrara çýkma
Aðrýlý idrar yapma
Kanlý idrar
Bulanýk idrar
Gece birden fazla idrara kalkma
Kiþilik deðiþiklikleri ile baþlayan saldýrganlýk
Bilinç bulanýklýðý ve komaya kadar uzanan uyanýklýk ve davranýþ
deðiþiklikleri
Havale (nöbet) geçirme
Özellikle çocuklarda gece idrar kaçýrmalarý ve geliþme
gerilikleri
Not : Bu belirtiler baþka birçok hastalýkta da
görülebileceðinden hangi hastalýktan kaynaklandýðýnýn hekim
tarafýndan belirlenmesi gerekir.
Böbrek Yetmezliðinin Tedavisi
Böbrek yetersizliði çok ilerlerse son dönem böbrek yetersizliði
ortaya çýkar. Böbrekler kaný temizleme görevini hiçbir þekilde
yapamaz. Kandaki zararlý atýklarýn düzeyi yükselir. Ayrýca, kan
tuzlarý normal sýnýrlarýn dýþýna çýkar. Bunlardan en önemlisi
potasyumdur. Kan potasyumu normalin çok üzerine çýkarsa hayati
tehlike belirir. Bu aþamaya gelen hastalarýn böbreklerine baþka
tedavi yöntemleri ile yardým etmek gerekir.
Kronik böbrek yetersizliði önceden çok sýk olarak ölüme yol
açmaktaydý. Ancak , günümüzde çok etkin bir þekilde tedavi
edilmektedir. Bu nedenle, son dönem böbrek yetmezliðinden
korkmamak ama bu hastalýða karþý bilinçli olmak gerekir. Son
dönem böbrek yetersizliði ortaya çýktýðýnda sadece ilaç
kullanarak hastayý tedavi etmek mümkün olmaz. Burada böbreðin
görevlerini üstlenecek baþka tedavi yöntemleri gereklidir. Bu
yöntemler baþlýca 2 tanedir :
Diyaliz
Böbrek nakli
Diyaliz iki þekilde uygulanabilir :
Hemodiyaliz (makine diyalizi)
Periton diyalizi (karýn diyalizi)
Böbrek nakli, hastaya baþka bir kiþiden alýnan yeni bir böbreði
takarak vücuttaki zararlý artýklarý temizlemektir. Böbrek nakli
de iki ayrý tür vericiden yapýlabilir :
Hemodiyaliz
Bir makine aracýlýðý ile hastanýn kanýnýn özel bir filtreden
süzdürüldüðü ve içindeki zararlý maddelerin temizlendiði ve
temizlenen kanýn hastaya geri verildiði bir tedavi þeklidir. Bu
amaca uygun olarak süzgeç görevi yapacak yapay özel filtreler
üretilmiþtir. Bu filtrelerin diyaliz makinelerine takýlmasý,
kanýn bir pompa ile hastadan çekilerek bu zardan süzdürülmesi
ile hemodiyaliz gerçekleþtirilir. Bu süzme iþlemi sýrasýnda
filtrenin bir ucundan hastanýn kaný girer. Bu kandaki üre,
kreatinin gibi zararlý maddeler, potasyum adý verilen ve fazlasý
vücuda zararlý olan bir tuz ile diðer zararlý maddeler dýþarý
alýnýr. Filtrenin diðer ucundan temizlenmiþ olarak çýkan kan ise
vücuda geri döndürülür. Hemodiyaliz sýrasýnda vücutta fazladan
birikmiþ suyun çekilmesi ile tansiyon yüksekliði de daha kolay
kontrol edilir.
Periton (Karýn) Diyalizi
Kaný zararlý artýklardan temizlemek için her zaman yapay
filtreler gerekmez. Bu amaçla insanýn kendi karýn zarý da filtre
yerine kullanýlabilir. Ýnsanýn kendi karýn zarý olan peritonun
kullanýldýðý diyaliz þekline periton diyalizi (karýn diyalizi)
adý verilir.
Böbrek Hastalarýnda Beslenme
Proteinler:
Büyüme ve geliþmenin saðlanmasý dokularýn onarýmý ve vücut
savunmasý için en önemli olan besin türüdür. En önemli protein
kaynaklarý yumurta, süt, peynir, diðer hayvansal gýdalar ve kuru
baklagillerdir. Proteinler vücutta deðiþik görevler için
kullanýldýktan sonra yýkýlýr ve bunun sonucu protein yýkým ürünü
olan üre,ürik asit, kreatinin gibi vücut için zararlý maddeler
açýða çýkar ve saðlýklý kiþilerde böbrek tarafýndan idrarla
dýþarý atýlýr. Böbrek yetersizliðinde söz konusu maddeler dýþarý
atýlamaz ve buna baðlý hastalýk belirtileri (halsizlik,
iþtahsýzlýk, bulantý, kusma, aðýzda kötü koku) ortaya çýkar.
Böbrek yetmezliði hastalarýnda protein alýnýmýn kýsýtlanmasý ile
bu zehirli maddelerin üretimi de azaltýlmýþ olur. Bu amaçla
kilogram baþýna 0.5-0.6 gr/gün (genellikle 40 gr) hayvansal
kaynaklý protein içeren diyet önerilmektedir. Saðlýklý bir
eriþkinin günde almasý gerekli protein miktarý yaklaþýk kg.
baþýna 1 gramdýr (örneðin 70 kg olan bir kiþi için 70 gr). Bazý
hastalar kan üre deðerlerini iyice düþürebilme amacý ile
diyetlerinde proteini tamamen keserler. Bu yanlýþtýr çünkü
vücudun proteine mutlaka ihtiyacý vardýr.
Karbonhidratlar:
Tüketilen enerjinin %55 ile %70'i üremik hastalarda
karbonhidratlardan karþýlanýr. Türk mutfaðýnda bu tür yiyecekler
(ekmek, makarna, yufka, pasta, börek, pilav vb.) genellikle çok
tüketildiði için gerekli kalori rahatlýkla saðlanýr.
Karbonhidratlarýn ve yaðlarýn yakýlmasý ile üre ve vb. zararlý
maddeler meydana gelmez.Karbonhidratlarýn kýsýtlanmasý þeker
hastalðý olan hastalarda önerilir.
Yaðlar:
Yoðun þekilde enerji saðlayan maddelerdir. Günlük kullanýmda yað
dediðimiz zaman tereyaðý, margarin, bitkisel yaðlar ve çeþitli
etlerde bulunan yaðlar anlaþýlýr. Yað alýnmasýnýn temel amacý
vücuda enerji saðlamaktýr. Alýnan kalorinin %20-40'ý yaðlardan
saðlanýr. Ayrýca A, D, E ve K vitaminleri gibi yaðda eriyen
vitaminler de bu besinler ile birlikte emilir. Yaðlarýn kendi
içinde alt gruplarý vardýr. Kolesterol çok önemli görevleri olan
bir yað türüdür. Bir bölümü karaciðerde yapýlýr, kalan bölümü
ise besinlerle alýnýr.Kanda belirli miktarý aþýnca (200 mg/dL ve
üzeri) damar sertliðine (ateroskleroz) ve buna baðlý olarak da
kalp krizi ve inmelere neden olabilir. Böbrek yetmezliði olan
hastalarda ise hastalýðýn daha da hýzlý ilerlemesine neden
olabilir. Bu nedenle bu hastalarýn diyetlerindeki kolestorol
miktarý kýsýtlanmalýdýr. Bu hastalara özellikle zeytin, mýsýr,
ayçiçek gibi bitkisel sývý yaðlar kullanmalarý öneerilir çünkü
kolestorol sadece hayvansal kaynaklý besinlerde bulunur
Su:
Böbrek yetersizliði cok fazla ilerleyinceye kadar genellikle
hastalar içtikleri su ile orantýlý miktarda idrar çýkarýrlar.
Böbrek yetersizliði henüz baþladýðý erken dönemlerde kanda üre
ve diðer zararlý maddelerin çok yükselmemesi için alýnacak en
iyi önlem fazla miktarda su içmektir. Ancak böbrek yetmezliðinin
son dönemlerinde idrar miktarý iyice azalýr ve su içmekle idrar
miktarý artmaz. Fazla suyun vücutta kalmasý tansiyon yüksekliði,
kalp yetmezliði ve nefes darlýðýna yol açar. Bu nedenle bir gün
önce çýkarýlan idrar miktarýna 500 ml (3 su bardaðý) kadar su
eklenirse alýnmasý gerekli su miktarý bulunur. Bu dönemde
hastanýn her gün tartýlmasý þarttýr.Alýnan günlük su miktarý
hesaplanýrken içilen çay, ayran, çorba vb. eklenmesi de
unutulmamalýdýr.
Tuz:
Böbrek yetersizliðinde vücuda alýnan tuzun atýlmasý azalýr ve
vücutta birikir. Fazla miktarda tuz tansiyonu yükseltir ve
vücutta su birikmesine ve kalp yetmezliðine yol açar. Günlük tuz
alýmý 2-3 g. olmalýdýr. Diyet tuzlarý böbrek hastalarýnda çok
tehlikeli olabilir.
Potasyum:
Tuza benzeyen kan ve dokularda bulunan bir maddedir. Kaslarýn ve
kalbin kasýlmasýnda çok önemli rol oynar. Böbrek yetersizliðinde
potasyum vücuttan uzaklaþtýrýlamaz ve bunun sonucunda kan
potasyumunda yükselme ortaya çýkar. Bu çok tehlikeli bir
durumdur ve ani kalp durmasýna neden olabilir. Potasyum en çok
kurutulmuþ meyve ve sebzeler (üzüm, incir, bamya), taze meyve
(muz, üzüm, erik vb.) ve tüm sebzelerde bulunur. Bu yüzden
yemeklerde kullanýlan tüm sebzelerin önce haþlanmasý ve bu suyun
atýlmasý önerilmektedir. Böbrek hastalarýna her zaman
potasyumdan kýsýtlý diyet önerilmektedir.
Kalsiyum ve fosfor:
Kalsiyum ve fosfor dengesi de böbrek yetmezliðinde bozulmuþtur
ve buna baðlý olarak da kemiklerde zayýflýk ortaya çýkmaktadýr.
Kan fosfor düzeylerinde yükselme ve kalsiyum düzeylerinde azalma
görülmektedir. Yalnýz diyet önerileri ile bunlarý dengede tutmak
mümkün olmamaktadýr çünkü kalsiyumdan zengin gýdalarda fosfor
miktarý da fazladýr. Bu nedenle mutlaka doktor tarafýndan
önerilen fosfor baðlayýcý ve kalsiyumu yükselten ilaçlarýn
kullanýlmasý gerekmektedir. Fosfor ve kalsiyum bakýmýndan zengin
besinler tüm süt ürünleri ve balýklardýr.
Böbrek yetmezliði ikiye ayrýlýr.
- Akut böbrek yetmezliði
- Kronik böbrek yetmezliði
Akut Böbrek Yetmezliði
Böbrek fonksiyonlarýnýn ani kaybýdýr. Eriþkin bir insanda günlük
idrar miktarýnýn aniden 400 ml?nin altýna düþmesi ve kan üre
düzeyinin devamlý olarak yükselmesidir. Metabolitlerin vücuttan
atýlabilmesi için günlük idrar miktarýnýn en az 400 ml olmasý
gerekir.
Akut Böbrek Yetmezliðinin Etyolojisi
1. Prenenal Nedenler: Böbreðin kanlanmasý engellenmiþtir.
Böbreklere yeterince kan gelmeyince GFR(Glomeruler filtrasyon
hýzý) düþer. GFR(Glomeruler filtrasyon hýzý)?ný düþüren nedenler
arasýnda;
- Hipovolemiye neden olan kusma
- Kanama
- Fazla diüretik kullanýmý
- Geniþ yanýklar
- Tuz kaybýna neden olan renal boþluklar
- Gukozüri
- Vazodilatasyona neden olan ilaçlar
- Peritonit, akut pankreatit
- Kardiovasküler yetersizlik (aðýr kalp yetmezliðini takip eden)
- Hipotansiyon, Gram (-) sepsisler (Doðumlar, düþükler)
- Kanýn pompalama gücünün yetersiz olmasý nedeniyle volüm artýþý
- Ciddi nefrotik sendrom gibi durumlar sývýnýn yer
deðiþtirmesine neden olur ve GFR(Glomeruler filtrasyon hýzý)
azalýr.
2. Renal nedenler: Nefrotoksik maddeler (cýva, aresenik, kurþun)
böbrek hastalýklarý nedeniyle böbrek dokusunun harabiyetidir.
Sorun; akut tübüler nekroz ya da aþaðý nefron nekrozudur.
- Glomerulonefrit
- Travma
- Arteroskleroz
- Küçük ve büyük damarlarýn iltihaplanmasý
- Skleroderma
- Tümör ve böbrek damarlarýnýn uzun süren spazmý
- Nefrotoksinler, aðýr metaller (cýva, kadmiyum), CCl4, etilen
glikol, propilenglikol, antibiyotikler, anestezikler,
radyografiye baðlý (anjiyografi, I-V ürografi)
- Pigmentler obstruksiyonu sonucu; hemoliz, aðýr travmalar,
crush sendromu, rabdomyolizis
- Cerrahi giriþimler ve jinekolojik obstetrik hastalýklarla
ilgili olarak: Büyük ameliyatlardan özellikle yaþlýlarda büyük
karýn ameliyatlarýndan sonra klinik olarak þok görülmese de aort
cerrahisi, kalp kapak ameliyatlarý, plecenta previa ve septik
abortustan sonra
- Aðýr ve geri dönmeyen prenenal faktörlerden herhangi birinin
renal parankimal bozukluðun geliþmesine neden olmasý
- Ýnterstiyal nefritler; ilaçlar, infeksiyon, hiperkalsemi,
myelom
- Renal vasküler hastalýklar: Malýgn hiperetansiyon, renal arter
trombozu ve emboli, renal ven trombozu
3. Post renal nedenler:
- Üretral obstrüksiyon. Prostat hipertrofisi,, üretra aðzýný
týkayan mesane tümörü, mesane boynu darlýðý
- Üretral obstrüksiyon: Bilateral böbrek ve üreter taþlarý,
ameliyat sýrasýnda üreterlerin kesilme yada baðlanmasý
retroperitoneal fibrozis
- Tubuluslardan meatusa kadar olan sistemin herhangi bir yerinin
týkanmasý: Tümörün yayýlmasý, pýhtý, taþ, üreterlerin
yanlýþlýkla baðlanmasý
Akut böbrek yetmezliðinin belirti ve bulgularý
ABY (Akut Böbrek Yetmezliði) seyrinde iki evre görülür:
1. Oligüri evresi: Çeþitli nedenlerle nefronlar harap olduðundan
idrar miktarý 400 ml?den az olup bu miktar 100 ml?ye kadar
azalabildiði gibi bazen hiç idrar yapamayabilir (Anüri). Bu
evrede idrar miktarýnýn birden azalmasýna baðlý olarak üreyle
beraber pek çok madde kandan süzülemedikleri için birikirler.
Kanda Potasyum, sülfat, kreatin, fosfor,NPN (non protenize azot,
BUN) artar. Klor, kalsiyum, karbondioksit azalýr. Hastalarda
proteinüri, hematüri, halsizlik, bulantý, kusma, hipertansiyon
oluþur. Bu evre 1-2 günden birkaç haftaya kadar sürebilir.
2. Diürez evresi: Bu evrede nefronlardaki bozukluklar düzelmiþ
ve hasta bol miktarda idrar çýkarmaya baþlamýþtýr. Hasta günde
1-2 litre bazen 3-4 litre idrar çýkarýr. Ýdrar miktarý arttýkça
kanda biriken potasyum, fosfor, kreatinin, sülfat, NPN (Non
proteinize azot , BUN ) gibi maddeler dýþarý atýlýr ve kan
biyokimyasý normale döner.
Tedavi:
Tedavide amaç; ABY?ne neden olan faktörü ortadan kaldýrmaktýr.
Sývý elektrolit kaybý süratle düzeltilmelidir. Diürezle birlikte
aðýrlýk takibi yapýlmalýdýr. ABY olan bir hasta günde 0,2-0,3 kg
kaybedebilir. Bundan fazlasý volüm eksikliði ya da
hiperkatabolizma göstergesidir. Daha az kilo kaybý ise su ve tuz
fazlalýðýn belirtmesidir. Hastada extrarenal kayýplar (kusma,
fistül, dýare) yoksa 24 saatte toplam günlük diürezden 400 ml
fazla sývý verebilir. Potasyum fazlalýðý 6 mEq/lt?nin altýndaysa
hasta K+?lu yiyeceklerden sakýnarak yakýn takibe alýnýr. 6,5 mEq
/ lt?den fazlaysa iyon deðiþtirici reçineler önerilir.
Kayaxalate 20-50 gr yada sorbital 100 ml sývý ile aðýz yolu ile
verilebilir. Amaç konstipasyondan korunmaktýr. %10?luk Ca
glukonat veya % 20 glukoz kristalize 20-30 ünite insülin ile
birlikte verilerek K+ hücre içine sokulabilir.
Oligüri evresinde idrar akýþý olmadýðý için çýkardýðý sývýdan
fazlasý verilmemelidir. Aksi takdirde volum fazlalýðý ile
birlikte akciðer ödemi geliþir. Hastaya verilecek sývý
miktarýnýn hesaplanmasý 1 gün önce çýkardýðý idrar miktarý +
fizyolojik kayýp þeklinde hesaplanarak verilecek sývý miktarý
(zorunlu 400-500 ml) bulunur.
ABY?li hastaya K+, tuz, Na+, kýsýtlý diyet uygulanýr. Protein;
NPN (Non proteinize azot , BUN ) miktarýný artýrarak üremiye
neden olur. Na+; suyu tutarak ödem ve kalp yetmezliði neden
olur. K+?yý artýran muz, portakal, patatesten kaçýnýlýr. K+
artýþý ventrikuler fibrasyon oluþturur.
Diurez evresinde hasat bol idrar çýkardýðýndan sývý kýsýtlanmaz,
aksine bol sývý verilir. Biyolojik deðeri fazla olan et, süt
gibi besinlerden 25-30 hatta 60 gr verilir.
ABY?de diyaliz endikasyonu; aþýrý sývý yüklenen ve akciðer ödemi
geliþen hastalarda, serum K+?u normale indirilemiyor ve üre,
kreatinin, nefrotoksik maddelerin uzaklaþtýrýlmasý gerektiðinde
uygulanýr.
Kronik Böbrek Yetmezliði
Kronik böbrek yetmezliði; uzun süren, ilerleyici, böbrek
fonksiyonlarýnýn irreversible olarak bozulmasýyla üremi
tablosunun ortaya çýktýðý böbrek hastalýðýdýr.
Üremi: Kanda ürenin normal deðerinin üzerinde olmasý nedeniyle
ortaya çýkan semptomlar grubudur. Sinsi baþlar ve yýllarca
sürerek nefron harabiyetine neden olur.
Kronik böbrek yetmezliði nedenleri:
1. Primer glorumeruler hastalýklar: Çeþitli glomerulonefritler (primer)
2. Kronik interstisyel nefrit (pyeloretrit, idiyopatik
interstisyel nefrit)
3. Renal vasküler hastalýklar: Doðumsal yada edinsel bilateral
iskemik böbrek hastalýðý, hipertansiyona baðlý arterioler
skleroz, malign hipertansiyon ile ilgili malign nefroskleroz,
fabry hastalýðý, sicklecell hastalýðý
4. Böbreði ilgilendiren sistemik hastalýklar: SLE, PAN,
skleroderma
5. Böbreði ilgilendiren metabolik hastalýklarM, amiloidoz,
hiperkalsemi (hiperparatroidi, sarkoidoz, D vitaminozu,
süt-alkali sendromu) hiperoksalüri.
6. Her iki böbreðin doðumsal anomalileri: Polikistik böbrek,
hipoplastik böbrek, böbreklerin multipl kistik hastalýðý
7. Nefrotoksinler: Fenasetin, aspirinin aþýrý kronik kullanýmý,
altýn, kurþun, kadmiyum gibi aðýr metaller
8. Tubular hastalýklar: Aminoasidüri, renal tubuler asidoz,
kronik K+ eksikliði, myelom ve hiperglobulinemi yaparak
tubuluslarý týkayan hastalýklar
9. Kronik obstruktif üropati: Renal pelvis ve üreterlerin tümör,
striktür ile týkanmasý veya retroperitoneal fibroz, pelviüreter
veya üreterovezikal obstruksiyon, prostat hipertrofisi, mesane
boynu veya üretra darlýðý
Kronik böbrek yetmezliði belirti ve bulgularý:
1. Oluþan asidoz nedeniyle kusmual solunum vardýr.
2. Metabolik asidozun MSS?ne etkisi nedeniyle irritabilite,
kompulsiyon, konvülsiyon psiþik deðiþiklikler görülür.
3. Yüksek tansiyon
4. Anemi nedeniyle halsizlik
5. Kansýzlýk (üre kemik iliðini baskýladýðý için kanýn þekilli
elemanlarý bozuktur yada yetersizdir). Böbrek prankiminde
eritropoetin salýmý azalýr.
6. Ciltte üre kristalleri birikmesi nedeniyle kaþýntý vardýr.
Yüksek ürenin nervus frenicusu uyarmasý nedeniyle sýk sýk inatçý
öksürük, hýçkýrýk nöbetleri oluþur.
4. Demir Preparatlarý
Diyaliz tedavisinde demir kaybý olur, böbrek yetmezliðinde
eritropoetin üretilememesi anemiye neden olur.
Ferrum Forte
Ferrosonal Duodenale
Venofer (IV)
Eritropoetin preparatlarý
Eprex ampul 2000-4000 ü
Recormon ampul 2000-5000 ü
Haftada 200-4000 ünite uygulanýr.
5. Antihipertansifler
Diüretiklerle kontrol edilemeyen küçük tansiyon basýncýnýn
kontrolü için kullanýlýr. Halsizlik, baþ dönmesi durumlarýnda
yeniden doz ayarlanýr.
Yan etkileri:
Hydralazine: Nabýz sayýsýný artýrýr. Nabýz 120?nin üzerindeyse
ilaç alýnmaz.
Atenolol (propranolal), Dideral, Visken vs. nabzý azaltýr. Nabýz
60?ýn altýndaysa ilaç alýnmaz.
Prazosin (minipres 1 mg-3 mg) ilk doz düþük tansiyona neden
olabilir. Bu nedenle ilk doz gece alýnýr. Günlük 1 mg ile 30 mg
arasýnda deðiþir.
Metildopa (Alfamet): Günde 3-4 kez 750-3000 mg alýnýr. 6 aydan
fazla kullanýmý KC hasarý yapabilir. Aðýz kuruluðu oluþturur.
6. ACE Ýnhibitörleri (Enapril, Renitec)
Kalsiyum Kanal blokerleri (Kardilat, Nidilat, Norvasc) böbrek
yetmezliði olan hastada ödem yapabilir.
Diyaliz
A. Hemodiyaliz
Diyaliz; Hastanýn genel durumunu düzeltmek, su, elektrolit
dengesini ve vücutta biriken toksinlerin atýmýný saðlamak,
hastanýn yaþama devam etmesini ve transplantasyona
hazýrlanmasýný saðlamak için gereklidir.
Diyaliz yarý geçirgen bir zar aracýlýðý ile kanda yüksek
yoðunlukta bulunan bazý zararlý maddelerin yayýlma yoluyla
diyaliz sývýsýna geçmesi prensibine dayanýr. Vücuttaki fazla
sývýyý çekmek içinde, zarýn su tarafýna bir emme basýncý
uygulanýr (HABERAL, 1997).
B. Bikarbonat ve Bikart Diyalizi
Bikarbonat ve bikart diyaliz yöntemlerinden özellikle aþaðýda
belirtilen hasta gruplarý yararlanmaktadýr.
- Yaþlý hastalar
- Acil durumdaki diyaliz hastalarý
- Akciðer hastalýðý olanlar
- Kalp damarlarýnda sertleþme olan hastalar
- Tansiyonu düþük olan hastalar
- KC fonksiyonu bozuk olan hastalar (HABERAL, 1997).
C. Hemofiltrasyon
Hemodiyaliz tedavisinin bir baþka þeklidir. Böbrekteki süzmeyi (ultrafiltrasyonu)
andýran bir sistemdir.
Özellikle aþaðýda belirtilen hasta gruplarýna uygulanmaktadýr.
- Tansiyonu düþük olan hastalar
- Vücudun aþýrý su bulunan ve hemodiyaliz tedavisinin aðýr
geldiði hastalar
- Yoðun bakýmdaki hastalar
- Aðýr kalp yetmezliði olan hastalar (HABERAL, 1997).
- D. Periton Diyaliz
Karýn boþluðunu saran zar (periton) suni böbrek vazifesini
görür. Karýn duvarýna takýlan küçük bir tüp vasýtasýyla karýn
boþluðuna 1-2 litre diyaliz sývýsý aktarýlýr. Kan içindeki atýk
maddeler karýn zarý vasýtasýyla diyaliz sývýsýna geçer. Belli
bir zaman geçtikten sonra bu sývý dýþarý çekilerek yerine temiz
sývý verilir. Periton diyalizinin bir þekli olan devamlý ayakta
periton diyalizi devamlý bir tedavi yöntemidir. Buna göre karýn
boþluðu haftanýn her günü ve en az günde dört defa deðiþtirilmek
üzere diyaliz sývýsý ile doldurulur. Sývý deðiþimi evde veya
iþyerinde yapabilir. Bu diyaliz yönteminden özellikle aþaðýda
belirtilen hasta gruplarý yararlanmaktadýr. Periton diyalizi ile
hemodiyaliz birbirine destek veren tedavi yöntemleridir (HABERAL,
1997).
- Çocuklar (0-16 yaþ arasý)
- Þeker hastalarý
- Yaþlý hastalar
- Damar problemi olanlar
- Sosyal etkinliklerini kýsýtlamak istemeyenler
- Rezerve böbreði olan hastalar
Böbrek Transplantasyonu
Kronik böbrek yetmezliðinin ideal tedavisi bugün için böbrek
transplantasyonudur. Böbrek transplantasyonu, hasta kimseye
canlý veya ölü birinin saðlýklý böbreðin cerrahi müdahale ile
nakledilmesi demektir. Böbrek transplantasyonu ile ilgili kriter
sürekli deðiþmektedir. Geçmiþte transplantasyon yapýlamayacaðý
kabul edilen bir çok hastalýkta bugün rahatlýkla transplantasyon
yapýlabilmektedir. Bugün, organ transplantasyonlarýnda temel
amaç; organa ihtiyacý olan herkese transplantasyon yapmak için,
bütün imkanlarý kullanarak ve mümkün olduðu kadar daha fazla
hastaya daha saðlýklý yaþam saðlamaktýr (HABERAL, 1997).
Kronik Böbrek Yetmezliðinde Demir Eksikliði ve Tedavisi
KBY?de önemi en önde gelen problemdir. KBY?de serum hemoglobin
deðeri 6-8 gr civarýndadýr. Bu deðer bir çok hastanýn
aktivitesini kýsýtlar. Yaþlý hatalarda kalp sorunlarýný
belirginleþtirir. Aneminin esas nedeni eritrpoetin yapýmýndaki
azalmadýr. Eritropoetin böbreðin tübül hücrelerinden salýnan bir
hormon olup kemik iliðinden eritrosit yapýmýný arttýrýr normal
kiþide anemi geliþtiðinde eritropoetin yapýmý artar ve kemik
iliðinde eritrosit sentezi artar. Anürik hastada þayet böbrek
duruyorsa bir miktar eritropoetin yapýlýr. Ancak bilateral
nefrektomi yapýlan hastada plazma eritropoetini çok düþüktür. KC
ve tükürük bezleri eritropoetin sentezlerinde yetersizdir. Bu
nedenle çok gerekmedikçe nefrektomi yapýlmaz. Diyalizde anemide
amaç eksik eritropoetini yerine koymaktýr. Bu da 50-150 kg
dozunda subcutan veya IV uygulanýr. Haftada 2-3 kez verilir ve
1-1,5 ay içinde hemoglobin miktarý normale dönmeye baþlar.
Normal þartlarda hemoglobin 10 gr olacak þekilde tedavi
ayarlanmalýdýr. Bazý durumlarda epileptik ataklar demir tedavisi
sýrasýnda geliþebilir. Bu durumda epdantoin ile birlikte
tedaviye devam edilir. IV tedavi ile uzun süreli yüksek deðerler
elde edilebilir.
KBY?de aneminin diðer bir nedeni plazmadaki üremik toksinlerdir.
Bu toksinler dolaþýmdaki eritrositlerin yaþam süresini
kýsýtladýklarý gibi sentezi de baskýlarlar. Normal kiþide 115
gün olan eritrosit ömrü KBY?de 73 gündür.
KBY?de sekonder hiperparatroidizm ile kemik iliðinde fibrozis
artar. Bu fibrozis eritropoezi inhibe eder. Paratroidektomiyi
takiben bazý hastalarda anemi bir miktar düzelmiþtir.
KBY?de GÝS?den demir emilimi azalmýþtýr. Bu hastalarýn
diyetlerinde yeterince demir olmadýðýndan ve PO baðlayan anti
asitlerin Fe emilimine engel olmasýndan dolayý anemi
görülebilmektedir. Fe içeren ilaçlar yemekten 1-2 saat sonra
verilmelidir. Diyaliz hastalarýnda oral Fe++ alýmý takriben GÝS
emilimi yeterli olmadýðý için alerjik reaksiyonlara neden olsa
da takiple beraber IV Fe++ preparatlarý verilmelidir. 1 ampul
500 ml Dextrozla beraber 4 saatlik infüzyonla yavaþ yavaþ
verilir. KBY?si olan hastanýn Fe++ durumunu takip etmek için en
iyi metod plazma ferritin deðerini ölçmektir. Normal kiþilerde
ferritin deðeri 30-300 microgram/dl olmalýdýr. KBY?de serum
ferritini 100 mcg?ýn altýnda ise IV yada oral Fe tedavisi
mutlaka yapýlmalýdýr. Folik asit suda erir ve diyaliz
hastalarýnda kaybedildiðinden günde 1 mg oral olarak
alýnmalýdýr. aksi takdirde makrositik
kronik böbrek hastalýklarý için diyet
Hazýrlayan: Emine Polatateþ
Diyet Uzmaný
Böbrek fonksiyonlarýnýn bozulmasýyla metabolizmayý etkileyen
önemli olaylar birbirini izler. Böbreklerden su, sodyum,
potasyum, fosfor gibi maddeler ile üre, ürik asit, kreatin gibi
protein atýðý zehirli maddeler atýlamaz, kanda birikir. Bu
deðiþiklikler sebebiyle beslenmede bazý önlemler almak gerekir.
Hastanýn laboratuar bulgularýna göre doktoru özel bir diyet
önerir. Diyet uzmanýnýn hazýrlayacaðý diyet ile protein, tuz
potasyum, fostor ve su miktarlarý kontrol altýna alýnýr.
Böbrek fonksiyonlarýnýn bozulmasýyla metabolizmayý etkileyen
önemli olaylar birbirini izler. Böbreklerden su, sodyum,
potasyum, fosfor gibi maddeler ile üre, ürik asit, kreatin gibi
protein atýðý zehirli maddeler atýlamaz, kanda birikir. Bu
deðiþiklikler sebebiyle beslenmede bazý önlemler almak gerekir.
Hastanýn laboratuar bulgularýna göre doktoru özel bir diyet
önerir. Diyet uzmanýnýn hazýrlayacaðý diyet ile protein, tuz
potasyum, fostor ve su miktarlarý kontrol altýna alýnýr.
Yiyeceklerde birden fazla besin öðeleri bulunur. Hastanýn hangi
besin öðesinin hangi yiyeceklerde bulunduðunu bilmesi, diyetini
iyi kullanmasýný saðlar. Diyet uzmaný bu konularda gerekli
açýklamalarý yapýp yol gösterir.
PROTEÝN
Vücut hücrelerinin yapýtaþýdýrlar. Vücudun büyümesi, geliþmesi
yýpranan hücrelerin onarýlmasý için gereklidir. Et, balýk,
tavuk, süt ve türevleri, yumurta kaliteli protein kaynaklarýdýr.
Proteinin fazla alýnmasýnda; bulantý, kusma iþtah azalmasý az
alýnmasýnda; yorgunluk, güçsüzlük, kilo kaybý olur.
POTASYUM
Böbrekler tarafýndan kontrol edilen bir madensel öðedir. Kandaki
düzeyi 3,6-5,5 meq/L'dir Günlük gereksinimi 2 mg'dýr. Vücudun
asit-baz dengesi ve normal kalp atýþý için önemlidir. Böbrek
hastalarýnda potasyumun fazlasý böbreklerden süzülemez, kanda
potasyum seviyesi artar, kavun, koyu yeþil yapraklý sebzeler,
bal kabaðý, patates, domates, kuru fasulye, fýndýk ve sütte
potasyum bulunur.
FOSFOR
Kalsiyum ile fosfor kemikleri ve diþlerin sertleþmesini saðlayan
bir madensel öðedir. Kandaki düzeyi 2,5-4,2 mg'dýr. Günlük
gereksinimi 500-700 mg'dýr Böbrek hastalarýnda fosforun fazlasý
vücuttan atýlamaz. Kanda fosforun artmasý, kemiklerdeki
kalsiyumun dýþarý atýlmasýna sebep olur. Proteinden zengin
gýdalarda fosfor bulunur. Balýk, organ etleri, sosis, salam,
sucuk, yumurta, süt ve türevleri , kuru baklagiller, kurutulmuþ
meyveler, tahýllar fosfor kaynaklarýdýr.
SODYUM
Vücuttaki bir madensel öðedir, Kandaki sodyum düzeyi 134-144 meq/
L'dýr. Günlük sodyum gereksinimi 2,5-7 gr'dýr. Buda 7,5-18 gr
sofra tuzudur. Böbrek normal çalýþmadýðý zaman sodyum vücutta
kalýr. Sodyumun fazlasý vücutta sývý birikimine sebep olur. Tuz
içeren yiyecekler þunlardýr: Sucuk, Pastýrma, salam, sosis,
kavurma etler, dil, dalak, yürek, iþkembe, soslar, hazýr
çorbalar, hazýr her türlü gýdalar, tuzlu bisküvi, kraker, tuzlu
kuruyemiþler, konserve yiyecekler, salamura yiyecekler,
turþular, zeytin, salça, soðan, sarmýsak tozu.
SIVI
Akýcý durumda olan içeceklerdir. Su, kahve, çay, süt jöle,
dondurma, çorba, soslar, meyve sularý sývý yiyeceklere örnektir.
Böbrek hastalarýnýn sývýyý dýþarý atma sorunlarý vardýr. Ýdrar
kusma, ishal ve fazla terleme ile de vücuttan sývý atýlýr.
Böbrek hastalarýn alacaðý sývý miktarý günlük çýkarýlan idrar
oranýna baðlýdýr, Pratik olarak þu formülle hesaplanýr.
Alýncak Sývý Miktarý 24 Saat x 0,5 x Aðýrlýk x 1 gün önce
çýkarýlan idrar miktarý.
Vücutta sodyum ve sývýnýn fazla bulunmasý yüksek tansiyon, nefes
darlýðý, ödem ve kilo artýþýna sebep olur. Fazla tuzlu yiyen
kiþi susar ve çok su içer. Çok su kilo artýþýný saðlar. 1 su
bardaðý su 160 gram'dýr. Ýki su bardaðý su içtiði zaman ortalama
yarým kilo alýnýr.
Sývý kontrolü için
1- Sofra tuzu ve sodyumlu yiyeceklerden sakýnýn,
2- Susuzluðunuzu giderecek kadar için,
3- Limon dilimleri ve çiklet ile aðzýnýzý nemlendirin,
4- Aðzýnýzý soðuk sývýlarla çalkalayýn fakat içmeyin.
DÝYET ÖRNEKLERÝ
1- Kronik böbrek hastalarýnda uygulanan diyet
40 Gram PROTEÝNLÝ TUZSUZ DÝYET
(1500 kalori, 1400 mg Potasyum, 600 mg Fosfor, 300 mg Sodyum)
Günlük Yiyecek Miktar (gram) Ölçü
Süt veya yoðurt 200 2 çay bardaðý
Yumurta 50 1 adet
Et-Tavuk-Balýk 90 3 köfte kadar
Ekmek 125 5 ince dilim
Sebze - 2 porsiyon
Meyva - 2 porsiyon
Yað 20 2 yemek kaþýðý
Bal veya reçel 20 2 tatlý kaþýðý
40 GRAM PROTEÝNLÝ DÝYETTE
ÖRNEK YEMEK LÝSTESÝ
SABAH :
Çay veya ýhlamur(Þekerli)
1 adet yumurta veya 1 kibrit kutusu kadar tuzsuz peynir
2 tatlý kaþýðý bal veya reçel
1 tatlý kaþýðý tuzsuz yað
1 ince dilim ekmek
ARA ÖÐÜN : 1 porsiyon meyva
ÖÐLE :
2 adet ýzgara köfte veya ayný miktar et, tavuk
2 yemek kaþýðý bitkisel yaðlý sebze yemeði
1 çay bardaðý yoðurt
2 yemek kaþýðý pirinç pilavý
1 kase niþasta peltesi
ARA ÖÐUN : 1 porsiyon meyva
AKÞAM :
30 gram 1 küçük parça haþlama et
2 yemek kaþýðý makarna
2 yemek kaþýðý bitkisel yaðlý sebze yemeði
1 ince dilim ekmek
GECE 1 çay bardaðý süt (Þekerli)
2- Hemodiyaliz hastalarýnda uygulanan diyet
60 Gram PROTEÝNLÝ TUZSUZ DÝYET
Günlük Yiyecek Miktar (gram) Ölçü
Süt veya yoðurt 300 3 çay bardaðý
Tuzsuz peynir 30 1 kibit kutusu kadar
Yumurta 50 1 adet
Et-Tavuk-Balýk 120 4 köfte
Ekmek 150 6 ince dilim
Sebze - 2 porsiyon
Meyve - 2 porsiyon
Yað 20 2 yemek kaþýðý
Bal veya Reçel 20 2 tatlý kaþýðý
NOT
1- Kalorinizi yükseltmek için çay, ýhlamur, et sularý, tuzsuz
yað, niþasta, þeker, sade akide þekeri, piþmaniye, sade lokum
yiyebilirsiniz.
2- Sebzeleri yýkadýktan sonra küçük parçalara bölüp haþlayýn,
haþladýðýnýz bu suyu dökün, yað istenirse et ilavesi ile
piþirin. Yemeklerin suyunu yemekten kaçýnýn.
3- 1 yumurta 1 köfte kadar (30 gr ) et ayný deðerdedir.
Ýstenirse birinden biri yenebilir.
4- 1 köfte kadar (30 gr) et yerine 3 yemek kaþýðý kuru fasulye,
nohut, kara bakla, barbunya, mercimekten birini yiyebilirsiniz.
5- Etlerden koyun etini ve tavuk beyaz etini ve balýðý tercih
ediniz.
6- Bitkisel sývý yaðlar ve zeytinyaðý kullanýnýz.
7- 5 öðünde az az, sýk sýk besleniniz. Yemeklerinizi yavaþ
yiyiniz.
YENÝLMEMESÝ GEREKEN YÝYECEKLER
1- Önerilenden fazla süt, yumurta, et, balýk, dil ve iþkembe
(iþkembeyi 10 günde bir yiyebilirsiniz).
2- Ýçeriði bilinmeyen çörek, kek, kurabiye, pastalar
3- Konserve, turþu, salamuralar, sucuk, pastýrma, sosis, salam,
sakatatlardan karaciðer, beyin, böbrek, dalak, yürek.
4- Çikolata, kuruyemiþler, meþrubatlar, boza, kahve, kakao,
neskafe
5- Tahin helva, tahin, pekmez
6- Bulgur
?- Pancar, bakla, ýspanak, pazý tatlý kabaðý,. mantar, enginar,
asma yapraðý,karalahana
8- Muz, kavun
9- Tuz ve tuzlu yiyecekler, kabartma tozu, et suyu tabletleri
ÖNERÝLER
Dýþarýda Yemek Yerken,
1- Özel diyet uyguladýðýnýzý her zaman belirtiniz
2- Günlük et gereksinmenize göre etinizin miktarýný ayarlayýn.
Ýsteyeceðiniz et salçasýz veya haþlanmýþ tavuk, hindi ýzgara et,
biftek hamburger olabilir.
3- Yiyebileceðiniz miktarda sebze veya salata isteyiniz.
Salatalarýnýzý sirke ve yað ile lezzetlendiriniz.
4- Kýzarmýþ aðýr hamur tatlýlarýndan kaçýnýnýz. Müsaade edilen
meyveler, sütlü tatlýlar, dondurma yenebilir.
5- Þerbet, buzlu meyve sularý, jöleler, kahve ve çay günlük sývý
ihtiyacýnýza göre alýnabilir.
6- Haftada 1-2 kez birer duble alýnan alkolün böbreðe fazla
zararlý etkisi yoktur. Aþýrý alkol ülserli hastalarda kanama
riskinin artmasýna, terlemeyi artýrarak idrar miktarýnýn
azalmasýna, tansiyonun yükselmesine sebep olabilir.
7- Sigaranýn akciðerlerde, damar sistemi ve ülserde olumsuz
etkileri vardýr. Ýçilmemesi önerilir.
Besinler Hakkýnda Genel Bilgiler
Canlýlar hayatlarýný sürdürebilmek için deðiþik besinleri uygun
miktarlarda almak zorundadýr. Alýnan bu gýdalarla, organlarýn
çalýþabilmesi için gerekli enerji elde edilir, büyüme ve geliþme
saðlanýr, iç ve dýþ ortamdan gelen zararlý etkilere karþý vücut
kendini savunabilir.
Beslenme yetersizliði veya dengesizliði bazý hastalýklarýn
ortaya çýkmasýna yol açar. Örnek olarak, fazla miktarda hamur
iþi ve tatlý yiyen ve yeterince hareket etmeyenlerde þiþmanlýk,
çok fazla miktarda tuz alanlarda, eðer eðilim varsa, tansiyon
yüksekliði, hayvansal kaynaklý yaðlarý çok yiyenlerde de damar
sertliði geliþebilir.
Ancak, sayýlan gýdalarýn gereðinden az miktarda alýnmasý da
beslenme yetersizliði ile sonuçlanýr. O nedenle, saðlýklý ve
yeterli miktarda beslenebilmek için kiþilerin besinler ve
beslenme þekli hakkýnda bazý temel bilgilere ihtiyacý vardýr.
KALORÝ
Beslenmenin önde gelen amaçlarýndan biri, gün boyunca
harcadýðýmýz enerjiyi saðlamaktýr. Bu enerji, aþaðýda
anlatýlacak olan deðiþik yiyecek gruplarýnýn vücutta yakýlmasý
ile elde edilir. Besinlerin yakýlmasý ile açýða çýkan ve vücutta
kullanýlan enerji miktarý "kalori" sözcüðü ile ifade edilir.
Kalori nedir: "Kalori" enerji veya ýsý birimi olarak kullanýlan
bir terimdir. Günlük uygulamada vücudun aldýðý ve harcadýðý
enerji veya "yakýt miktarý" olarak da açýklanabilir.
Deðiþik yapýdaki yiyeceklerin vücutta yakýlmasý ile farklý
miktarlarda kalori (veya enerji) elde edilir. Örneðin, l gram
yaðýn yakýlmasý ile 9 kalori, l gram karbonhidratýn yakýlmasý
ile 4 kalori ve l gram proteinin yakýlmasý ile yine 4 kalori
açýða çýkar. Organlar görevlerini yerine getirebilmek için bu
enerjiyi kullanýrlar. Alýnan kalori miktarý harcanandan fazla
ise kilo alýnýr; harcanan kalori alýnandan fazla ise kilo
verilir.
Ýnsan istirahat halinde iken, saat baþýna her kilo için yaklaþýk
olarak l kalori sarfeder. Yani, þahsýn kilosu 24 (saat) ile
çarpýlýrsa bir günde kullanýlan kalori miktarý bulunur. Örneðin
70 kg aðýrlýðýndaki bir kiþi (70 (kg) x 24 (saat)= l 680
(kalori)} harcar. Günlük normal hareketler (konuþmak, okumak,
yazmak, kýsa mesafeli yürüyüþler vb.) ortalama 500-600 kalorilik
ek bir harcamaya neden olur. Böylece, fazladan egzersiz yapmayan
70 kiloluk bir þahýs normal tempolu bir çalýþma ile, bir günde
yaklaþýk 2200 (1680 + 500=2180) kalori sarfeder. Bu kiþinin
haftada yarým kilo verebilmesi için her gün 500 kalorilik az
gýda almasý veya 2200 kalorilik gýda aldýðý halde her gün
fazladan 500 kalori harcayacak ilave egzersiz yapmasý
gerekecektir, (l saatlik tempolu yürüyüþ yaklaþýk 400-500 kalori
harcanmasýna neden olur). Kilo verebilmek için yapýlacak þey,
bir yandan alýnan kalori miktarýný azaltmak, bir yandan da
kullanýlan kalori miktarýný artýrmaktýr.
Vücudumuz gereksinimi olan kaloriyi yenilen deðiþik yapýdaki
besinlerden saðlar.
DEÐÝÞÝK BESÝN GRUPLARI, SU, TUZ, VÝTAMÝN VE MÝNERALLER
Yediðimiz bitkisel ve hayvansal kaynaklý besinlerin kimyasal
yapýlarý birbirinden farklýdýr. Aþaðýda, deðiþik besin gruplarý
hakkýnda özet bilgiler verilmiþtir:
PROTEÝNLER:
Büyüme ve geliþmenin saðlanmasý, dokularýn onarýmý ve vücut
savunmasý için en önemli olan besin türüdür. Kýsmen de vücuda
enerji saðlamak için kullanýlýr. Proteinler aminoasit adý
verilen küçük ünitelerin vücudumuzda biraraya getirilmesinden
oluþur. Bu aminoasitlerden bazýlarý vücut tarafýndan yapýldýðý
halde diðer bazýlarý vücutta yapýlamaz ve mutlaka dýþarýdan,
hayvansal gýdalardan, alýnmalarý gereklidir. Mutlaka dýþarýdan
alýnmasý lazým gelen bu tür aminoasitlere esansiyel (temel)
aminoasitler adý verilir.
Bir protein kaynaðý esansiyel aminoasit yönünden ne kadar
zenginse, o kadar deðerlidir. Bu bakýmdan en deðerli gýda
yumurtadýr. Süt, peynir ve diðer hayvansal besinler de esansiyel
aminoasitlerden zengindir. Öte yandan, baþta kurubaklagiller
(fasulye, bakla, nohut vb.) olmak üzere, buðday, patates, pirinç
gibi bazý bitkisel besinlerde de protein vardýr. Ancak, bitkisel
proteinler fazla miktarda esansiyel aminoasit içermediði için,
hayvansal proteinler kadar yararlý deðildir.
Deðiþik kaynaklardan alýnan aminoasitler vücutta bir araya
getirilir ve o andaki ihtiyaca göre farklý türlerde proteinler
yapýlýr. Daha sonra bu protein er yukarýda sözü edilen görevler
için kullanýlýr.
Proteinler vücutta deðiþik görevler için kullanýldýktan sonra
yýkýlýr. Yýkýlma sonucunda protein yýkým ürünü olan üre, ürik
asit, kreatinin adý verilen maddeler açýða çýkar. Bu maddeler
vücut için zararlýdýr ve saðlýklý kiþilerde böbrekler tarafýndan
idrarla dýþarý atýlýr. Böbrek yetersizliði varsa söz konusu
maddeler dýþarý atýlamaz ve kanda birikir; buna baðlý olarak da
bazý hastalýk belirtileri ortaya çýkar. Bu belirtilerin hepsine
birden, kýsaca, ÜREMÝ denir.
Yaðlarýn ve karbonhidratlarýn yýkýlmasý ile sayýlan zararlý
maddeler meydana gelmez.
Ýyi beslenmiþ saðlýklý bir eriþkinin vücudunda yaklaþýk l l kg
kadar protein vardýr. Kiþi yeterli miktarda besin ve kalori
alamaz ise, vücut enerji ihtiyacýný karþýlamak için karaciðer,
kas ve kalpteki proteinleri yýkar, böylece ileri derecede
zayýflýk ve kuvvetsizlik ortaya çýkar.
Saðlýklý bir eriþkinin bir günde almasý gerekli protein miktarý
yaklaþýk olarak kg baþýna l gr (örneðin, 70 kg'lýk bir þahýs
için 70 gr dolayýnda protein) kadardýr. Bu miktar, karýþýk (hem
bitkisel, hem de hayvansal proteinlerin alýndýðý) beslenme türü
için geçerlidir. Eðer kiþi sadece hayvansal protein alýyorsa, kg
baþýna 0.75 gr. protein de vücut ihtiyacýný karþýlayabilir.
Böbrek yetersizliði varsa bu miktarda proteinin yýkýmý ile açýða
çýkan üre, kreatinin gibi maddelerin temizlenmesi güç olur ve
vücutta yukarýda sayýlan zararý maddeler birikir. O nedenle
böbrek hastalarýnda bir günde verilen protein miktarý toplam 30
- 40 gr'a (kg baþýna yaklaþýk 0.5 - 0.7 gr'a) kadar indirilir.
Deðiþik türdeki etlerde (tavuk, balýk, kýrmýzý et) ve
peynirlerde yaklaþýk %20 oranýnda protein vardýr. Yani, kiþinin
20 gr. protein almasý için, yaðsýz ve kemiksiz 100 gr. et veya
peynir yemesi gerekecektir.
KARBONHÝDRATLAR:
Karbonhidratlar vücuda enerji saðlamak için kullanýlýr. Bitkisel
gýdalarda fazla miktarda bulunur ve sebze ya da meyvelerin
yenilmesi ile vücuda alýnýr. Ekmek, makarna, bisküvi, þeker,
pirinç, patates, fasulye gibi tahýllar, sebze ve meyveler
yanýnda süt ve yoðurt da önemli karbonhidrat kaynaklarýdýr.
Taneli sebzelerde genel olarak daha fazla karbonhidrat vardýr.
Bu tür gýdalar ülkemizde çok tüketilmektedir.
Karbonhidratlarýn temelini oluþturan bitkisel gýdalarda fazla
miktarda lif de vardýr. Bu lifler kabýzlýðý, kalýn barsak
tümörlerini ve kan yaðlarýnýn yükselmesini önler; dolayýsý ile
çok yararlýdýr. O nedenle sebze ve meyvelerin bol miktarda
yenilmesi saðlýklý bir beslenme þeklidir. Yine ayný nedenle
meyve suyu içmek yerine, meyvenin kendisinin yenilmesi daha
yararlýdýr. Kepekli ekmek yemek de deðiþik hazým bozukluklarý
için yararlý olur.
Tüketilen enerjinin %55 ile %70'i karbonhidratlardan saðlanýr.
Gereðinden fazla alýnan karbonhidratlar vücudumuzda yaða
dönüþtürülür ve o þekilde depolanýr; böylece de þiþmanlýða neden
olur.
Yoðun bir karbonhidrat kaynaðý olan þekerin ve çok tatlý
yiyeceklerin fazlaca alýnmasý diþ çürümelerine, damar sertliðine
ve þiþmanlýða yol açar. Bu tür besinler saðlýksýzdýr, tatlý
gýdalarý fazla miktarda yemekten kaçýnmalýdýr.
Bir günde alman karbonhidrat miktarý ortalama olarak 300-350
gr'dýr.
Yapay Tadlandýrýcýlar
Fazla kalori alýmý ve þiþmanlýðý önlemek için, þeker yerine
deðiþik tadlandýrýcýjar (sakkarin ve benzer eri) yaygýn olarak
kullanýlmaktadýr. Kullanýlacak yapay tadlandýrýcýnýn türü için
beslenme uzmanýnýza veya doktorunuza danýþýnýz; çünkü yapay
tadlandýrýcýlarm cinsine göre günlük kullanýlacak miktarlarý
farklý olabilir.
Yapay tadlandýrýcýlar enerji içermeyen ve içerenler olarak ikiye
ayrýlýr.
A. Enerji içermeyenler:
1. Aspartam (Piyasa adý: Sanpa, Diyet-tat, Nutra-tat, Canderel,
Sucridin) ve
2. Sakkarin (Piyasa adý: Sakkarin, Hermesetas) adlý maddelerdir.
Bazý tadlandýrýcýlar sakkarin yanýnda siklamat adý verilen bir
diðer tadlandýrýcýyý da içerir (Piyasa adý: Dulcaryl,
Hermestaryl).
Bu maddelerin çok fazla miktarda alýnmasý durumunda mesane
kanseri yapabileceði konusunda þüpheler vardýr; ancak bir günde
kg baþýna 40 mg (yani tatlandýrýcýnýn içerdiði maddeye göre 50 -
100 tablet) aspartam hiç bir riske yol açmadan rahatlýkla
alýnabilir.
B. Enerji içerenler:
Fruktoz, sorbitol, mannitol, ksilitol gibi maddelerdir. Bu
maddeler tablet olarak satýlmaz ancak bazý diyet reçel ve
tatlýlarýnýn yapýlmasýnda kullanýlýr.
Diyet ürünü satýn alýrken etiketinde neleri içerdiðini mutlaka
okuyunuz.
YAÐLAR:
Yaðlar yoðun þekilde enerji saðlayan maddelerdir. Týbbi ve
kimyasal yönden çok deðiþik yaðlar vardýr. Ama, günlük
kullanýmda yað dediðimiz zaman tereyaðý, margarin, sývý bitkisel
yaðlar, ette, tavukta diðer kümes hayvanlarýnda ve balýkta
bulunan yaðlar kastedilir.
Yað alýnmasýnýn asýl amacý vücuda enerji temin etmektir. Diyetin
özelliðine göre, aldýðýmýz kalorinin %20 ile %45 kadarý
yaðlardan saðlanýr. Ayrýca, A, D, E, K vitamini gibi yaðda
eriyen vitaminler de bu besinlerle birlikte emilir. Yaðlar
midenin boþalmasýný geciktirir, doyma duygusunu oluþturur. Tam
yaðsýz bir diyetle doyma hissinin saðlanmasý çok güçtür.
Yaðlar vücutta deri altýnda, karýn zarýnda, kas lifleri arasýnda
ve böbrekler ile yumurtalýklar çevresinde depolanýr. 60 kg'lýk
bir insanda yaklaþýk 9 kg kadar yað deposu vardýr. Þiþmanlýk yað
depolarýnýn artmasý sonucunda ortaya çýkar.
Bu deðerler yiyeceklerin içerdiði yað ve dolayýsý ile kalori
miktarýný belirtmek açýsýndan önemlidir. Söz konusu gýdalarýn
fazla alýnmasý þiþmanlamaya yol açar.
Hekiminizden zaman zaman "doymuþ yaðlar" ve "doymamýþ yaðlar"
sözlerini de iþitebilirsiniz. Doymamýþ yað terimi ile sývý
bitkisel yaðlar (örneðin ayçiçeði yaðý, soya fasulyesi yaðý,
mýsýrözü yaðý) kastedilir. Bu tür yaðlarýn alýnmasý saðlýklýdýr.
Doymuþ yað terimi ile de katý hayvansa yaðlar (örneðin tereyaðý,
içyaðý) kastedilir. Bu tür yaðlarýn alýnmasý pek çok hastalýða
zemin hazýrlar.
Bir günde alýnan yað miktarý beslenme þekline göre, ülkeler ve
bölgeler arasýnda büyük farklar gösterir. Saðlýklý bir eriþkin
günde yaklaþýk 60 gr kadar yað alýr. Yemek alýþkanlýklarýna ve
ailenin ekonomik durumuna göre deðiþmek üzere, bu yaðýn bir
kýsmý,et, tavuk, balýk, yumurta, süt ve süt ürünlerinden, kalan
kýsmý ise bitkisel yaðlardan elde edilir.
Yaðlarýn kendi içinde pek çok alt grubu vardýr. Bunlar içinde
adý en fazla geçeni ve toplum saðlýðý açýsýndan önem taþýyaný
kolesteroldür.
Kolesterol:
Vücudumuzda çok önemli görevleri olan bir maddedir. Bir kýsmý
karaciðerde yapýlýr, diðer kýsmý ise yiyecekler ile alýnýr. Kan
kolesterol düzeyi belirli bir miktarý aþýnca damar sertliði,
kalp krizi ve beyin inmeleri için önemli risk faktörü oluþturur.
Kan kolesterolünün %200 mg'm altýnda olmasý lazýmdýr. Bu miktar
250 mg'm üzerine çýkarsa zararlý etkiler için risk baþlar.
Günlük konuþmalarda zaman zaman "iyi kolesterol", "kötü
kolesterol" sözlerini de duyabilirsiniz. Bu terimlerdeki
"iyilik" ve "kötülük" bizzat kolesterolle ilgili deðil, ancak
kolesterolü kanda taþýyan bazý proteinlerin düzeyi ile
ilgilidir. Kolesterol taþýyan bu proteinlerin bir bölümünün (iyi
kolesterol = HDL) artmasý damar kireçlenmesi riskini azaltýr,
diðer bölümlerin (kötü kolesterol = LDL, VLDL) artmasý ile ise
damar kireçlenmesi riski artar.
Total Kolesterol
200'den az olmalý = HDL
35'den fazla olmalý + LDL
130'dan az olmalý + VLDL
30'dan az olmalý
Kolesterol niçin yükselir?
Kan kolesterolünün yükselmesine deðiþik faktörler etki eder:
1. Ailevi faktörler: Bazý ailelerin çoðu fertlerinde kan
kolesterolü yüksektir.
2. Yaþ ve cinsiyet: Erkek ve kadýnlarda 20 yaþýndan itibaren
kolesterol düzeyi artmaya baþlar. Menopoz öncesinde kadýnlarda
kolesterol daha düþük olduðu halde, menopoz sonrasýnda
erkeklerden bile daha yüksek düzeylere týrmanýr.
3. Kilo durumu: Þiþmanlarda kolesterol düzeyi daha yüksektir.
4. Diyet: Fazla yaðlý ve kolesterol içeren gýdalarla
beslenenlerde kan kolesterolü daha yüksektir.
Alýnan kolesterol miktarýný olabildiðince azaltmak için,
yemeklerde ve öðünlerde yað kullanýlacaðý zaman zeytin yaðý,
mýsýrözü yaðý, ayçiçek yaðý gibi bitkisel sývý yaðlar
seçilmelidir. Katý yað kullanmak zorunluluðunda iseniz doymamýþ
yað asidi içeriði yüksek olan yumuþak margarinleri (Becel, Rama,
vb) tercih ediniz.
Kolesterol sadece hayvansal kaynaklý besinlerde bulunur;
bitkisel gýdalarda bulunmaz.
Yumurta sarýsý kolesterol yönünden en zengin kaynaktýr.
Bir günde alýnan kolesterol miktarý 300 mg'dan daha az
olmalýdýr. Bu amaçla;
* Balýk ve tavuðun beyaz etini, kýrmýzý ete tercih ediniz.
* Etli yemeklere ayrýca yað eklememeye özen gösteriniz.
Yemeklerde yað kullanacaðýnýz zaman zeytinyaðý, mýsýrözü yaðý,
ayçiçek yaðý gibi sývý bitkisel yaðlarý seçiniz.
* Katý yað kullanmak zorunluluðunda iseniz yumuþak margarinleri
(buzdolabýnda serteþmeden yumuþak kalanlarý) kullanýnýz.
* Haftada bir veya en çok ikiden fazla yumurta yemeyiniz.
* Organ etlerini (Sakatatlar: karaciðer, beyin, böbrek, dalak,
dil, yürek, iþkembe) çok seyrek (ancak 2-3 ayda l kez) yiyiniz.
* Sucuk, salam, sosis, pastýrma gibi yiyeceklerden ve hazýr
gýdalardan kaçýnýnýz.
* Süt ve süt ürünlerini (peynir, yoðurt, ayran) vb. tüketirken
yaðsýz olanlarýný tercih ediniz; dondurmayý çok seyrek olarak
yiyiniz.
* Sigara içmeyiniz.
* Beyaz ekmek yerine kepekli ekmeði tercih ediniz.
* Kabuklarý ile yenebilen sebze ve meyveleri, kabuklarýný
soymadan yemeyi tercih ediniz.
* Ayak üzeri yenen hamburger, pizza, dönerli sandviç vb.
yiyecekleri (fast food) olabildiðince az yiyiniz, bu
yiyeceklerin hepsinde kolesterol oraný yüksektir; Bunlar yerine
sebze yemeklerini veya ýzgara yaðsýz etleri seçiniz.
Diyetin posa içeriðini arttýrdý iseniz mutlaka günde 6-8 bardak
sývý içiniz.
Düþük kolesterollü bir diyete baþladýktan 2 ile 3 hafta sonra
kan kolesterolü de azalmaya baþlar.
Kan kolesterol düzeyini azaltmanýn en etkili yollarýndan biri de
düzenli egzersiz yapmaktýr. Haftada hiç deðilse 3 gün, yarým
saat süre ile yapýlan egzersiz bu konuda yeterli olur. Egzersiz
ayrýca stresi azaltýr, yüksek tansiyonun normal düzeylere
gelmesine yol açar. Daralmýþ damarlarýn hemen yanýnda yardýmcý
küçük damarlarýn geliþmesini saðlar.
Kan kolesterolü yüksek olanlarýn, eðer içiyorlar ise, sigarayý
býrakmalarý, þiþman iseler zayýflamalarý lazýmdýr.
Tüm bu önlemler ile kolestolünüz düþmez ise, kolesterol düþürücü
ilaçlar yarar saðlar.
SU, TUZ, DEÐÝÞÝK MÝNERALLER VE VÝTAMÝNLER:
SU:
Vücudumuzun yarýdan fazlasý (kadýnlarda vücut aðýrlýðýnýn %
55'i, erkeklerde %60'ý) sudan meydana gelir. 65 kg aðýrlýðýndaki
saðlýklý bir insanýn vücudunda yaklaþýk 36 - 40 kg su vardýr.
Su, hem organlarýn yapýsýnda yer alýr, hem de kanýn sývý kýsmýný
oluþturur, insanlar günlerce aç kalabildiði halde, susuzluða bir
kaç günden fazla dayanamaz.
Su ve diðer sývý gýdalar yenilen deðiþik besinlerle, içilen su
ve diðer içecekler ile vücuda girer; idrar, dýþký, solunum ve
terleme ile kaybedilir. Saðlýklý kimselerde alýnan ve deðiþik
yollarla kaybedilen sývýlar arasýnda bir denge vardýr.
Eðer alýnan sývý çok fazla ise ve yeterince atýlamazsa (bu durum
en sýk böbrek yetersizliðinde görülür) vücutta su birikir.
Böylece el, ayak, gözkapaklarý ve vücudun deðiþik yerlerinde
þiþlikler belirir ve baþta nefes darlýðý olmak üzere, deðiþik
organlara ait hastalýk belirtileri ortaya çýkar. Bunun tersine,
kaybedilen sývý çok fazla ise (örnek olarak ishal ve þiddetli
kusma durumunda) ve bunu karþýlayacak kadar sývý alýnamazsa,
tansiyon düþüklüðü, idrar miktarýnýn azalmasý, ileri derecede
halsizlik ve þuur bulanýklýðý gibi belirtiler görülür.
Vücudumuzdaki suyun gerek fazlalýlýðý, gerekse eksikliði belli
bir süre içinde tedavi edilemezse hayati tehlike ortaya çýkar.
TUZ:
Günlük kullandýðýmýz sofra tuzu sodyum ve klor adý verilen iki
atomun birleþmesinden meydana gelir. Tuz dengesi anlatýlýrken bu
iki eleman, özellikle daha çok önem taþýyan sodyum
kastedilmektedir.
Tuzun bileþimindeki sodyum'un çok önemli görevleri vardýr.
Sodyum, vücuttaki suyun dengesine (alýnmasýna, atýlmasýna, vücut
içindeki daðýlýmýna) katkýda bulunur; kan basýncýnýn belirli
düzeylerde tutulmasýný saðlar ve elektriki özellikleri ile de
deðiþik organlarýn görev yapmasýnda hayati rol oynar.
Vücutta tuz dengesini ayarlayan en önemli organ böbreklerdir.
Saðlýklý böbrekler fazla miktarda tuz alýndýðý zaman idrarla
atýmý artýrýr. Tersine olarak, az miktarda tuz alýndýðýnda
idrara olan kayýp durdurulur ve denge saðlanýr.
Kandaki tuz miktarýnýn kýsa süre içinde normale göre çok artmasý
veya azalmasý, þuur bulanýklýðý, adale kramplarý ve havale
nöbetleri gibi belirtilere yol açar. Sürekli olarak fazla tuz
alýnmasý da tansiyon yüksekliðine neden olur.
Tuz (dolayýsýyla sodyum), yediðimiz çeþitli besinlerin içinde
mevcuttur. Ayrýca, yemeklerin veya içeceklerin içine fazladan
eklenir. Bir günde alýnan tuz miktarý coðrafi yöreye ve yemek
alýþkanlýklarýna göre büyük farklýlýklar gösterir. Ortalama
olarak 6 ile 10 gr. dolayýndadýr. Eðer sofraya gelen yemeklere
ek olarak tuz
Kalsiyum, kemiklerin ve diþlerin sertliðini saðlayan, adalelerin
kasýlmasýnda, kanýn pýhtýlaþmasýnda, ve bir çok hormonun
etkilerini göstermesinde rol oynayan önemli bir maddedir. Baþta
süt ve süt ürünleri olmak üzere deðiþik gýdalarla alýnýr.
Kanda kalsiyum eksikliði D vitamini yetersizliðinde, böbrek ve
karaciðer hastalýklarýnda, bazý hormonal bozukluklarda ve bazý
ilaçlara baðlý olarak görülür. Bu durumda hastanýn kaslarýnda
istemsiz kasýlmalar ile þuur bozukluðu gözlenir, uzun sürede
kemikte zayýflýk ortaya çýkar. Bazý durumlarda ise, kan
kalsiyumu normalden daha yüksektir. Bu duruma D vitamini
zehirlenmesinde, hormonal hastalýklarda, uzun süre hareketsiz
kalan hastalarda, bazý tümörlere baðlý olarak ve belirli
ilaçlarýn kullanýlmasýndan sonra rastlanýr. Hastalarda
iþtahsýzlýk, bulantý, kusma, þuur bulanýklýðý, kas zaafý
görülür.
FOSFOR:
Fosfor da, kalsiyum ile birlikte kemiklere çöker ve iskeletin
dayanýklý olmasýný saðlar. Baþta hayvansal kaynaklý gýdalarda
olmak üzere, doðada çok yaygýn olarak bulunur, söz konusu
besinlerle vücuda girer. Fazla fosfor böbrekler tarafýndan
vücuttan atýlýr.
D vitamini eksikliðinde ve bazý mide ilaçlarýnýn kullanýmýna
baðlý olarak kan düzeyi azalabilir. Böbrek yetersizliðinde
gereken miktarda fosfor atýlamadýðý için, vücutta birikir.
Ayrýca, bazý hormonal hastalýklarda vücutta birikime uðrar.
Bir günde alýnan fosfor miktarý yaklaþýk l gr dolayýndadýr.
Yüksek fosfor içeren Gýdalar
Balýklar
Bulgur
Etler (koyun, dana vb.)
Kepek (Kepekli ekmek)
Kuru baklagiller
Kurutulmuþ sebzeler (fasulye, bezelye)
Peynir (Kaþar, cheddar, gravyer, otlu peynir, rokfor)
Sakatatlar
Süt, yoðurt, süttozu,
Yaðlý tohumlar (Badem, fýstýk, ceviz vb.)
DEMÝR:
Demir, kan yapýmýnda çok önemli rol oynar. Bunun dýþýnda,
vücudumuzdaki pek çok hücrenin görevini yapabilmesi için demire
ihtiyaç vardýr.
Vücudumuzda bulunan toplam demir miktarý 4 gr kadardýr.
Demir vücudumuza deðiþik besinler ile girer. Demir eksikliði
oldukça sýk rastlanýlan bir durumdur. Gýdalarla yetersiz
miktarda alma veya kaza, ameliyat, barsak kurtlarý, mide
kanamalarý, kadýnlarda adet kanamalarý veya doðum gibi çok
deðiþik nedenlere baðlý kayýplar sonucunda demir eksikliði
ortaya çýkar. Bu hastalarda, halsizik, iþtahsýzlýk, yutma
güçlüðü, týrnak kýrýlmasý, týrnaðýn çökük olmasý, çocuklarda
büyüme geliþme geriliði ve kansýzlýk gibi bulgular görülebilir.
Öte yandan bazen çok sýk kan verilmesi ile ve demir içeren
ilaçlarýn lüzumundan fazla kullanýlmasýyla vücutta demir
fazlalýðý da meydana akabilir. Demir fazlalýðý çok nadir olduðu
halde, demir eksikliði hem ülkemizde hem de dünyada en sýk
rastlanýlan besinsel eksikliktir. Bilinçli bir beslenme ile bu
durumun önüne geçilebilir.
Eriþkin için bir günde alýnmasý gerekli demir miktarý ortalama l
mg kadardýr. Bu miktar, adet gören, çocuk emziren kadýnlarda ve
gebelerde 2 - 3 mg'dýr.
DÝÐER MÝNERALLER VE VÝTAMÝNLER:
Sayýlanlarýn dýþýnda, magnezyum, çinko, iyot, flor, kükürt, gibi
deðiþik mineraller ve fofýk asit, A, D, E, K, B grubu (Bl, B2,
B6, B12) ve C vitamini gibi vitaminler organlarýmýzýn düzenli ve
saðlýklý çalýþabilmesi için þarttýr.
Bu maddelerin eksikliði veya fazlalýðýnda deðiþik hastalýk
belirtileri ortaya çýkar.
O mg potasyum içerenler: Yer fýstýðý yaðý, mýsýrözü yaðý,
zeytinyaðý, soya fasulyesi yaðý, kuyruk yaðý
50 mg'dan az potasyum içerenler: Þeker, sofra tuzu, sirke,
niþasta, yufka, mutfak margarini, tereyaðý, mayonez, salata
sosu, yulaf çorbasý
51-100 mg potasyum içerenler: Karpuz, konserve bezelye, konserve
taze fasulye, reçel, pasta bisküvisi, %80 randýmaný un,
kek-pasta unu, ekmeklik buðday unu, sandviç ekmeði, irmik,
pirinç, etsuyu tableti,beyaz peynir, lor peyniri
101-150 mg potasyum içerenler: Armut, elma, greyfurt, limon
,mandalina, çavdar ekmeði, peynirli kraker, tuzlu kraker, corn
flakes, þehriye, krema, hazýr ezogelin çorba, hazýr sebze çorba,
kaþar peyniri, yoðurt, yumurta
151-200 mg potasyum içerenler: Sosis, bütün tavuk, tavuk ciðeri,
ahududu, ananas, ayva, böðürtlen, çilek, taze mürdüm eriði,
greyfurt suyu, taze incir, kiraz, viþne, portakal, taze üzüm,
salatalýk, kuru soðan, kýrmýzý turp, sütlü dondurma, karamela,
hazýr iþkembe çorbasý, hazýr domates çorbasý, galeta unu,
makarna, haþlama mýsýr, arpa, inek sütü
201-250 mg potasyum içerenler: Ördek eti, deriþiz beyaz tavuk
eti, beyin, böbrek, þeftali, taze bamya, taze biber, domates ,
taze fasulye, taze kabak, beyaz lahana, taze patlýcan, yeþi
soðan, çavdar unu, salatalýk turþusu, hazýr bezelye çorbasý
251-300 mg potasyum içerenler: Koyun eti, hindi eti, dana
ciðeri, kýrmýzý erik, kavun, taze kayýsý, nar, kivi, karnabahar,
kereviz, kývýrcýk, kuþkonmaz, kýrmýzý lahana, marul, taze mýsýr,
þalgam, siyah turp, þekerli çikolata
301-350 mg potasyum içerenler: Kaz eti, iç bezelye, havuç, kýþ
kabaðý, kýrmýzý pancar, pýrasa, bulgur, Hindistan cevizi (toz)
351-400 mg potasyum içerenler: Sýðýr eti, muz, tam un (%100
randýmanlý), sade kraker, soya sosu
401-450 mg potasyum içerenler: Mantar, bademli çikolata, durum
buðdayý, tahin, patates
451-500 mg potasyum içerenler: Ispanak, fýstýklý çikolata,
aþurelik buðday
501-550 mg potasyum içerenler: Taze börülce, baþ sarmýsak
551-600 mg potasyum içerenler: Pancar yapraðý
600 mg'dan fazla potasyum içerenler: Avokado, kuru incir,
þekersiz çikolata, Antepfýstýðý, Ay çiçeði çekirdeði, Badem,
Barbunya, Bamya (kurutulmuþ), Bezelye, Börülce (kuru), Ceviz,
Dereotu (kuru), Enginar, Fasulye (kuru), Fýndýk, Hurma, Ispanak,
Kakao, Karanfil, Kayýsý (kuru), Kepek, Kestane (haþlama),
Kestane (kavurma), Maya (kuru), Maya (yaþ), Maydanoz, Maydanoz
(kuru), Mercimek, Nescafe, Nohut, Patates unu, Patates cipsi,
Pekmez, Pestil (erik), Pestil (kayýsý), Salça, Soya fasulyesi,
Soya unu (yaðlý), Soya unu (yaðsýz), Süt tozu (yaðlý), Süt tozu
(yaðsýz), Tahin, Tere otu, Toz karabiber, Toz kýrmýzý biber, Toz
kimyon, Toz sarmýsak, Üzüm (kuru), Yer fýstýðý (kavrulmuþ)
Tedavisi
Mümkün Olan Bir Hastalýk... |